Türkiye’nin en kapsamlı anketinde dikkat çeken sonuçlar
Ankara Sosyal Bilimler Vakfı tarafından 5 bin 618 kişiyle yapılan Türkiye’nin en kapsamlı araştırmasında, Türk toplumunun düşüncelerine ilişkin dikkat çeken sonuçlar çıktı.
Ankara Sosyal Bilimler Vakfı, Prof. Dr. Beşir Atalay öncülüğünde Türkiye’deki en kapsamlı kamuoyu araştırmasını gerçekleştirdi. Ömer Demir, İbrahim Dalmış, Ömer Toprak ve Cem Eyerci tarafından koordine edilen “Türkiye’de Kimlikler: Din, Ekonomi, Siyaset” adlı çalışmada Türk halkının davranışlarına ilişkin çarpıcı sonuçlar yer aldı.
YÜZDE 93 ÇEVRECİ, YÜZDE 91 İNANÇLI
Aylara yayılan bir sürede toplamda 5 bin 618 kişiyle telefon görüşmesi şeklinde gerçekleştirilen araştırmada vatandaşlara sosyo-politik özellik özelliklerine ilişkin sorular yöneltildi. Araştırmaya katılanların kendisini en çok yüzde 93,1 ile “Çevreci”, ikinci sırada yüzde 91,8 ile “İnançlı”, üçüncü sırada yüzde 85,5 ile “Milliyetçi” ve dördüncü sırada yüzde 82,3 ile “Cumhuriyetçi” olarak gördüğü belirlendi.
Sonuçlarda toplumun çoğunluğunun İnançlı ama daha azının dindar olduğu, Cumhuriyetçi kavramının da Atatürkçü, Kemalist, Sosyal Demokrat’tan daha fazla olduğu görüldü.
Soruya verilen cevaplar şu şekilde;
“Demokrat 76,8
Ulusalcı 73,5
Atatürkçü 70,9
Dindar 69,7
İslamcı 66,5
Muhafazakâr 58,7
Sosyal demokrat 55,4
Kemalist 35,7
Sağcı 28,3
Solcu 16,2
“LAİKLİK” EN POPÜLER DÖNEMİNDE
Araştırmada toplumdaki sekülerleşmenin boyutları da gözler önüne serildi. Araştırmada örneklemler ikiye bölünerek; “laik” yerine “modern”, “dindar” yerine de “muhafazakar” terimleri seçilirken, “Devlet laik olmalıdır” görüşünü benimseme oranı; modernler’de yüzde 89 muhafazakarlarda yüzde 71,8 olarak çıktı. Çıkan sonuçlara göre, Türk halkında ‘laiklik’ Cumhuriyet tarihinin en popüler zamanında olarak gösteriliyor.
Ancak bu laiklikte devletin dinden elini çekmesi talebi yerine “Devlet din işlerine karışmamalı” görüşü benimseniyor. Bu oran modernlerde yüzde 67, muhafazakarlarda yüzde 51 şeklinde belirleniyor.
HAYAT PAHALILIĞININ NEDENİ İŞ DÜNYASININ AŞIRI KARI
Araştırmaya göre Türkiye’deki hayat pahalılığının en önemli nedeni olarak ise “iş dünyasının aşırı kâr etmesi” olarak görülüyor. Bu durumu kabul edenlerin oranı modernlerde %64’ü, muhafazakârlarda %67 olarak çıkıyor.
Öte yandan demokrasi de Türkiye için en ideal yönetim sistemi olarak gösteriliyor. Ankette, “Demokrasi en ideal sistemdir” görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 76, muhafazakarlarda yüzde 68 olarak yer alıyor.
MÜLTECİLER KONUSUNDA TOPLUM HEM FİKİR
Ankette toplumun hemfikir olduğu ender konulardan biri olarak ‘mülteciler’ konusu geliyor. Araştırmada vatandaşların çok büyük bir kısmının ülkedeki mültecilerden yaşadığı rahatsızlık gözler önüne seriliyor. “Türkiye’nin bugün uyguladığı göçmen politikasını nasıl buluyorsunuz?” sorusuna hem modernler em de muhafazakârlar olumsuz bakıyor.
Hükümeti bu konuda olumlu bulanlar modernlerde %11, muhafazakârlarda %19 olarak belirleniyor. Tüm göçmenlerin Türkiye’den gönderilmesi lazım” görüşüne katılma düzeyi muhafazakârlarda %80, modernlerde %86 şeklinde tespit ediliyor.
ANKETTEN ŞAŞIRTICI SONUÇLAR
Ankara Sosyal Bilimler Vakfı tarafından gerçekleştirilen ankette diğer sonuçlar ise şu şekilde;
- “Gençlere dini eğitim verilmeli” görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 75, muhafazakarlarda yüzde 91.
- “Din ibadetlerle sınırlandırılmalı” görüşünü benimseme oranı da; modernlerde yüzde 34, muhafazakarlarda yüzde 20.
- “Devlet din işlerine karışmamalı” görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 67, muhafazakarlarda yüzde 51.
- “Devlet yönetiminde daha çok dindar olmalı” görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 25, muhafazakarlarda yüzde 44.8.
- “Dindar yöneticiler çalışanların haklarını korumada daha titiz davranırlar” görüşüne katılım düzeyi; modernlerde yüzde 35, muhafazakarlarda yüzde 51.
- “Dindar iş insanları iş hayatında daha dürüst ve güvenilirdirler” görüşüne katılım düzeyi; modernlerde yüzde 29, muhafazakarlarda yüzde 45
- “Dini daha iyi anlayabilmek, yaşamak ve hissetmek için güvenilir bir cemaate veya tarikata bağlı olmak önemlidir” görüşüne katılıyor musunuz?” sorusuna yüzde 85 “katılmıyorum” denildi
- “Ahlâklı olmak için dindarlık gerekli” görüşünü benimseme oranı; modernlerde yüzde 25, muhafazakarlarda yüzde 44.
- “İnsanlar kutsal kitaplara ve dine daha az önem verip onların yerine kendi ahlâkî standartlarını geliştirmelidir” görüşüne katılıyor musunuz?” sorusuna yüzde 54,6 katılmıyor, yüzde 40 katılıyor.
- “Bazı insanlar İslâm’ın farklı yorumlarına hoşgörü gösterilmesi gerektiğini düşünüyor. Bazıları ise İslâm’ın tek bir gerçek yorumu olduğuna inanıyor. Siz hangi görüşe daha yakınsınız?” sorusuna “Tek yorum” diyenler yüzde 49, hoşgörü diyenler yüzde 42.
- “Toplumun geneline ters düşse bile insanların hayatlarını istedikleri gibi yaşaması gerektiğini” düşünenlerin oranı, yüzde %47, yüzde 49 bu görüşe katılmıyor.