Müsavat Dervişoğlu: “İyi Parti’ye Hem Türk Demokrasisinin Hem de Türk Milletinin İhtiyacı Var”
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu gündeme ilişin açıklamalarda bulundu Türk siyasetinde İYİ Parti’ye ihtiyaç olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, “Mevcut iktidarın yerinde olsam, İYİ Parti’nin içiyle uğraşmam; iktidara talip görüntüsü sergileyen ana muhalefet partisinin de yerinde olsam, İYİ Parti ile uğraşma tercihinde bulunmam “dedi.
(ANKARA)– İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu gündeme ilişin açıklamalarda bulundu Türk siyasetinde İYİ Parti’ye ihtiyaç olduğunu vurgulayan Dervişoğlu, “Mevcut iktidarın yerinde olsam, İYİ Parti’nin içiyle uğraşmam; iktidara talip görüntüsü sergileyen ana muhalefet partisinin de yerinde olsam, İYİ Parti ile uğraşma tercihinde bulunmam “dedi.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, TV100’de Kübra Par’ın sorularını yanıtladı.Türk siyasetinde İYİ Parti’ye ihtiyaç olduğunu vurgulayan Dervişoğlu,”Mevcut iktidarın yerinde olsam, İYİ Parti’nin içiyle uğraşmam; iktidara talip görüntüsü sergileyen ana muhalefet partisinin de yerinde olsam, İYİ Parti ile uğraşma tercihinde bulunmam”dedi. Dervişoğlu özetle şu açıklamalarda bulundu:
“Duruma göre vaziyet alınmaz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın TBMM Genel Kurulu’na geldiğinde CHP Grubu’nun ayağa kalkmasına ilişkin görüşleri sorulan İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu; “Bu konuya siyasi beklentiler üzerinden değil, devlet gelenekleri üzerinden bakmanın daha yerinde olduğu kanaatini taşıyorum. Duruma göre vaziyet alınmaz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yabancı bir devletin başkanı geldiğinde eğer onu ayakta karşılaşıyorsanız; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Cumhurbaşkanı geldiğinde de ondan farklı bir tavır sergilememeniz icap ediyor” dedi.
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçtiğimiz andan itibaren Türkiye’de bir anormalleşme söz konusu oldu“
Normalleşme sürecine ilişkin İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu; şu değerlendirmelerde bulundu:
“Normalleşmeye neden ihtiyaç duyulduğuna bakmak lazım. ya da anormalleşmenin nerede başladığını doğru belirlemek lazım. 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçtiğimiz andan itibaren Türkiye’de bir anormalleşme söz konusu oldu. Dolayısıyla demokrasi yerine tek adamlık, hürriyet yerine bahşedilen lütfedilen özgürlükler, adalet yerine kayırmacılık, vatandaşlık yerine sığınmacılık, eşitlik yerine yandaşlık gibi kavramlar Türk toplumuna yerleştirildi. Dolayısıyla halkın kendisine olan güveni de, bunlara bağlı olarak aşağıya doğru, bunları duydukları güven de bütün bu olup bitenlere bağlı olarak aşağıya çekilmeye başlandı. Anormalleşme Cumhurbaşkanı’nın tek adamlığıyla başladı. Belki de Recep Tayyip Erdoğan’ın karakteriyle ve siyasi meşrebi ile mütenasip olmayan eleştirilerin de muhatabı olmasına vesile oldu o sistem”
“Siyasetçi ne söyleyeceğini bileceği kadar, ne söylememesi gerektiğini de idrak etmeli”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın normalleşme süreciyle birlikte muhalefeti tanzim ettiği iddialarına ilişkin İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu; “Sadece kürsülerden her türlü hakareti yapıp kürsünün altından da; ‘siyasettir bu ne yapalım söylenmesi gereken şeyleri söylüyoruz’ demek, o bahsettiğimiz olumsuzluğu ortadan kaldırıyor mu ya da siyasetçiye vatandaşın bakış açısını güzelleştiriyor mu? Siyasetçi ne söyleyeceğini bileceği kadar, ne söylememesi gerektiğini de idrak eden insan olmalıdır. Yani günün şartlarına göre istifade alanı oluşturabilmek adına birtakım söylemleri sertleştirmek değildir siyaset” açıklamasını yaptı.
“ AK Parti ve CHP’nin yerinde olsam İYİ Parti ile uğraşmam“
İYİ Parti’deki istifalar hatırlatılarak partinin merkez parti nasıl olacağı sorulan Dervişoğlu, “Siyasetin merkezi olmak için o siyasi partinin hacmine değil; fikrine, düşüncelerine ve kadrolarına bakılır. Bizim o alanlardaki çalışmalarımız tamamlanmak noktasında. Ben milletin ihtiyacı olan bir şeyi talep ediyorum. Türk siyasetinde İYİ Parti’ye ihtiyaç duyulduğu kanaatini taşıyorum. Ben mevcut iktidarın yerinde de olsam İYİ Parti’nin içiyle uğraşmam. İktidara talip görüntüsü sergileyen ana muhalefet partisinin yerinde olsam da İYİ Parti’yle uğraşma tercihinde bulunmam. Çünkü demokrasinin gücünün gerçekten ortaya çıkarılması için İYİ Parti gibi merkez yaklaşımla sorunları kucaklayacak partilere ihtiyaç vardır” yanıtını verdi.