Tüm Hayatı Boyunca Bir Balonun İçinde Yaşamak Zorunda Olan Çocuğun Trajik Olduğu Kadar İlginç Hikâyesi

“Balon Çocuk” olarak bilinen David Vetter, bağışıklık sisteminin enfeksiyona karşı yeterli karşılığı verememesi durumu olan ciddi immün yetmezlik ile doğdu.

Bu yüzden hayatını bir balonun içinde geçirmek zorunda kaldı ve 12 yıl boyunca onun içinde yaşadı. Daha sonra tam bir umut doğmuşken, her şey kâbusa döndü….

Vetter, ciddi immün yetmezlik ile dünyaya geldi.

David Vetter, 21 Eylül 1971 yılında dünyaya geldi ve doğumundan hemen sonra, hayatını riske atabilecek mikropları dışarıda tutmak için tasarlanmış steril bir çevreleme sistemine yerleştirildi.

Çiftin bundan önceki çocukları da aynı problemle dünyaya gelip kısa süre sonra hayatını kaybetmişti. Tekrar bir çocuk yapmak isterlerse immün yetmezlikle doğma şansının %50 olmasına rağmen çocuk yapmışlardı.

Başta izolatörde ne kadar kalacağı belli değildi.

Doktorlar başlangıçta, izolasyonun kesin olarak haftalar veya aylar süreceğini garanti etmişti. Ne yazık ki uzun yıllar boyunca izolatörden çıkamadı. İçinde yaşadığı balona bir oyun odası bile bağlandı.

David, hayatını bir balonun içinde geçiriyordu ve medyanın ilgisi büyüktü. Özel dersler alarak eğitimini balonun içinde tamamlamıştı. Kimseyle birebir fiziksel temas kuramıyordu.

1977 yılında balondan ilk kez çıktı.

Balon Çocuk David Vetter’ın, NASA tarafından tasarlanan özel uzay giysisiyle balondan ayrılmasına ilk kez izin verildi. David, hayatında ilk defa özgürdü; annesine sarılabilmiş, kardeşleriyle oynayabilmişti.

Doktorlar bu anlarda, çocuğun mekânsal farkındalığının ne kadar az olduğunu da gözlemlediler. Yine de hareket kabiliyeti vardı.

1980’lerde bir umut doğdu ancak kâbusla sonuçlandı.

Tıptaki ilerlemeler, 1983 yılında David’in bağışıklık sisteminin aktive edilebileceği bir noktaya gelmişti. Kız kardeşinden kemik iliği nakli yapılacaktı. Ocak ayında operasyon yapıldıktan sonra David, ciddi derecede hastalandı.

Hastalığı, balonun içinden tedavi edilemediği için izolatörden çıkarıldı. 22 Şubat 1984 yılında, Texas Çocuk Hastanesi’nde, kemik iliği naklinden kaynaklanan komplikasyonlar sebebiyle yaşamını kaybetti.

Doktorlar daha sonra, kız kardeşin kemik iliğinde tespit edilemeyen Epstein-Barr virüsü olduğunu fark etti. Ne yazık ki David, 12 yıl bir balonun içinde ve 1 sene hastanede tedavi altında kaldıktan sonra aramızdan ayrılmış oldu.

Mezar taşında ise şu sözler yer aldı: “Dünyaya hiç dokunamadı ama dünya ona dokundu.”

David’in ölümünden sonra “David Merkezi” kuruldu.

David’in doku örnekleri, ölümünden dokuz sene sonra bu bağışıklık problemine sebep olan genle alakalı çığır açan araştırmalar için kullanıldı. Günümüzde aynı rahatsızlığa sahip olan çocukların iyileşme ve hayatta kalma oranları çok daha yüksek.